ne demek?

İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

isim

Kullanımı;

"Ali Reis hiç başını kaldırmıyordu, mavi ağların üstüne yumulmuş, elleri mekik gibi işliyor, yırtık ağ yenilenerek ileride büyücek, çok mavi bir yığın oluyordu."

Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü

Kullanımı;

"Çürümüşlerdi de üzerlerine püf diye üflenince ince örümcek ağı gibi delirtiyorlardı."

Ulaşım ve iletişim gibi alanlarda ülkenin her yerine yayılmış yol, hat vb.nin bütünü; şebeke, örgü

Kullanımı;

"Eski demir yollarının, memleket bütününü göz önüne alan bir plana göre yapılmamış olmasına karşılık Cumhuriyet Devri’nde yapılan hatlar, topraklarımızın muhtelif kısımlarını birbirine bağlayan bir ağ (şebeke ) meydana getirdi."

► tuzak

Oyun alanını ortadan ikiye bölen iple yapılmış örgü; file

Tipi / Türü;

spor

Kullanımı;

"İnsanların yaşadıkları yerde futbol sahası, basket potası veya voleybol ağı kurmak çok zor çaba değildir."

Keten, naylon vb. malzemelerden çaprazlama örgü ile yapılan ve kale direkleri arkasına gerilen örgü; file

Tipi / Türü;

spor

Kullanımı;

"Spiker de sanki Sait'in sorusunu cevaplandırırmış gibi ‘Tozkoparan topu ağlara geçirdi!’ deyince Sait sevinçle arkasında duran Mehcure Ferferik'i nişanlısı sanarak boynuna atıldı."

ağ (2)

Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri; apışlık

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

isim

Kullanımı;

"Yamalı çorap, patiska don, palandan bozma gocuk, pantolonu kısalmış, ağı yırtık, bilmem neresinden."