ne demek?

► gösterişli

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

sıfat argo

Kullanımı;

"Sonra da sofraya alengirli bir semizotu yemeği getirir."

Hecelenişi / Hecelemesi;

alen-gir-li


Karmaşık olan, anlaşılmayan

Kullanımı;

"Sayfalar arasına serpiştirdiği alengirli sözlerinse ileride kilidi açmaya, düğümü çözmeye yaradığı görülecektir."

İleride sakınca çıkarabilir, sorun olabilir (iş vb.)

Kullanımı;

"Anlamıştım zaten alengirli bir iş olduğunu... Yoksa şoför tutmak için beyler adamların ayaklarına gelirler mi hiç?"

Tuhaf, şaşırtıcı

Kullanımı;

"... en çok da Ender’in attığı alengirli penaltıları yiyip, üstelik kolunu sakatlayışına katıla katıla güldü."