meaning in Turkish

1. means (synonym):

Düzen, düzenleniş

pronounce

:

class / type;

Noun Plural

Origin;

"Arapça tertībāt"

Sample sentence;

"Fabrikaya havalandırma tertibatı kurup buzdolabı gazını mavi gökyüzüne mi savuracak?"

Syllables;

ter-ti-bat

2. means (synonym):

Bir işin güçlüklerini karşılamak için yapılan ön hazırlıklar

class / type;

Plural

Sample sentence;

"Şimdi yol tertibatını konuşamaz mıyız? diye sordu."

3. means (synonym):

► düzenek

class / type;

Plural