meaning in Turkish

1. means (synonym):

Kolay taşınabilen, katlanarak taşınabilir duruma getirilebilen; seyyar

pronounce

:

class / type;

adjective

Origin;

"Fransızca portatif"

Sample sentence;

"Bir köşede portatif bir çadır karyolası, bir küçük masa vardı."

Syllables;

por-ta-tif


2. means (synonym):

Sökülüp başka yerde kurulma imkânı bulunan

class / type;

Sample sentence;

"Aynı biçimde, Erzincan depremzedeleri için yapılan portatif evlerin kuruluşunda hazır bulunduğunu da çok daha sonra Mimarlık dergisine yazdığı bir yazı aracılığıyla öğrendik."
portatif