meaning in Turkish

1. means (synonym):

Oturup kalmak

class / type;

-e -de Verb

Sample sentence;

"Sonra da ‘İçim almaz can kurban!’ deyip, yine de dört beş çay daha içerek el ayak çekilene değin suskuyla oturakalmıştı yerine."

Syllables;

otu-ra-kal-mak


2. means (synonym):

Bir şey bir yere yerleşmek

class / type;

Metaphor

Sample sentence;

"Acaba büyük, güzel, kahverengi gözlerine oturakalmış hüzünden dolayı mı..."