meaning in Turkish

1. means (synonym):

Kar veya buz üzerinde kayarak yol alan tekerleksiz taşıt

pronounce

:

class / type;

Noun

Sample sentence;

"Sokağa çıkıp tahta kızağıyla onu kaydırmak istedim."

Related compound words;

"su kızağı"

Syllables;

kı-zak

2. means (synonym):

Ağaç tablaların kamburlaşmaması için liflere dikey konumda açılan kanala geçirilen uzun parça

class / type;

3. means (synonym):

Ambalajın dibine uzunluğuna çakılan, hem dip levhası elemanlarının tutturulmasını hem de ambalajın yerde kolayca kaymasını sağlayan kereste parçası

class / type;

4. means (synonym):

Tersanelerde üzerinde gemi yapılan, onarılan veya gemiyi suya indirip sudan çıkarmaya yarayan ızgara

class / type;

denizcilik
kızak