meaning in Turkish

1. means (synonym):

Kıpırtısı olmayan; kımıltısız, kıprayışsız

pronounce

:

class / type;

adjective

Sample sentence;

"Pembe mum alevleri, ortalığın sükûnu kadar kıpırtısızdı."

Syllables;

kı-pır-tı-sız


2. means (synonym):

Kıpırtısı olmadan

class / type;

adverb

Sample sentence;

"Dümen başında kıpırtısız duran adam, hiçbir şey bilmiyor."