meaning in Turkish

1. means (synonym):

Birbirine sarılmış veya birbirine yüz yüze sokulmuş bir durumda

class / type;

adverb

Sample sentence;

"Topla sürülen karışık topraklar, kucak kucağa kanları içinde yatan savaşçılar."

Syllables;

kucak-kucağa

2. means (synonym):

İç içe, yan yana, beraberce

class / type;

Metaphor

Sample sentence;

"Şiirle dua, felsefe ile din, inkârla iman kucak kucağa."