meaning in Turkish

1. means (synonym):

Gömlek, örtü vb. şeyleri kolalamakta kullanılan özel nişasta

pronounce

:

class / type;

Noun

Origin;

"İtalyanca colla"

2. means (synonym):

Kâğıt veya bez yapıştırmakta kullanılan kaynatılmış nişasta bulamacı

class / type;

3. means (synonym):

► kolalama

class / type;

Sample sentence;

"Zaten bu devirde kola, ütü bir evin baş işlerindendir."

kola (2)

1. means (synonym):

Kolagillerden, Afrika'nın sıcak bölgelerinde yetişen ve kola cevizi adıyla anılan, çekirdekleri kahveden daha uyarıcı olan bazı içeceklerde ve hekimlikte kullanılan bir bitki (Cola acuminata)

pronounce

:

class / type;

Noun bitki bilimi

Origin;

"İngilizce cola"

2. means (synonym):

Bu bitkinin yaprağından çıkarılan kokulu bir maddeyle kokulandırılan ve içine şeker, karbonat katılarak yapılan içecek

class / type;

kola