meaning in Turkish

1. means (synonym):

Taşıtların ön bölümünde bulunan, kısa ve uzun mesafeyi aydınlatmaya yarayan ışık düzeneği

pronounce

:

class / type;

Noun

Origin;

"Fransızca phare"

Sample sentence;

"Taksi yaklaşırken farların ışıkları gittikçe güçlenerek yukarılara doğru tırmandı."

Related compound words;

"kısa far""uzun far""sis farı"

far (2)

1. means (synonym):

Göz kapaklarına sürülen, çeşitli renkte makyaj malzemesi

pronounce

:

class / type;

Noun

Origin;

"Fransızca fard"

Sample sentence;

"Uzun ve kıvırcık kirpiklerini göz kapaklarına kadar sürdüğü farla boyadı."
far