meaning in Turkish

1. means (synonym):

► duvar

pronounce

:

class / type;

Noun eskimiş

Origin;

"Arapça cidār"

Syllables;

ci-dar

2. means (synonym):

► zar (I)

class / type;

bitki bilimi

Sample sentence;

"Cidarı eriyen hücrenin özü nasıl onu çevreleyen dokulara boşalırsa zihnim öylece akıyor evrene."

3. means (synonym):

► kenar

class / type;

Sample sentence;

"Alt ucu dar, ağzı geniş olacak şekilde dilimin ucuyla kâğıdın cidarını ıslatıp yapıştırıyordum."