meaning in Turkish

1. means (synonym):

Sarı ve kahverenginin karışımından ortaya çıkan renk; altın rengi, altuni, dore

class / type;

Noun

Sample sentence;

"Gelincikleri kolayca koparabiliyorum, hiç direnmiyorlar; mayıs papatyalarını da ortaları altın sarısı."

Syllables;

altın-sarısı

2. means (synonym):

Bu renkte olan

class / type;

adjective

Sample sentence;

"Bunlar olup biterken bir yandan da tahta kaşıklarla altın sarısı pekmez köpükleri yeniyor kuşkusuz, çanaklar elden ele geziyor."
altın-sarısı