meaning in Turkish

1. means (synonym):

Müslümanlar namaz kılmak, Kur’an okumak, Kâbe’yi tavaf etmek gibi ibadetleri yerine getirebilmek için niyet ederek el, ağız, burun, yüz, kol ve ayakları yıkamak; baş, kulaklar ve boynun iki yanını meshetmek yoluyla arınmak

class / type;

Sample sentence;

"Abdest aldıktan sonra bu kızcağız hemen karşısına koşmuş; gayet temiz, gayet beyaz, ütülü mükemmel bir havlu tutmuş!"

Syllables;

abdest-almak

2. means (synonym):

boy abdesti almak

class / type;

Sample sentence;

"Suyu ısınmış gusülhaneye koşuyor, soyunup abdestimizi alıyor, sofranın başına temiz temiz, saçlarımızın nemiyle geliyorduk."