ne demek?

Bir cismi dik olarak durdurmak

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

-e -iFiil

Kullanımı;

"Bir yere direk dikmek."

Hecelenişi / Hecelemesi;

dik-mek


Yetiştirmek için bir bitkiyi toprağa yerleştirmek

Kullanımı;

"Boş toprağa bir koru dikseniz otuz yılda gölge verir."

Bardak, kadeh, testi vb. kapların içindekini bir çırpıda, bir solukta içmek

Tipi / Türü;

-i

Kullanımı;

"Doldurmasıyla kadehini dikmesi, gözünü kırpmadan tek yudumda devirmesi bir oluyor."

Beklemek için birini bir şeyin başına getirmek

Kullanımı;

"O günden sonra kapıya diktiği bir bekçiye iş çıkışları işçilerin üstlerini arattı."

Top, taş vb.ni dikine havaya atmak

Yapı kurmak, inşa etmek

Top vb.ni oyun alanında belirli bir yere koymak

Tipi / Türü;

spor

Kullanımı;

"Oyuncu topu penaltı noktasına dikti."

dikmek (2)

Biçilmiş veya yırtılmış kumaş, deri, yara vb.ni iğneye geçirilmiş iplikle tutturmak

Telaffuzu

:

Tipi / Türü;

-iFiil

Kullanımı;

"Giysi dikmek."

Hecelenişi / Hecelemesi;

dik-mek